| İsim | Anlamı | Cinsiyet | 
Z harfi ile başlayan 79 adet isim bulundu 
<< Önceki Sayfa |   Sonraki Sayfa >> 
                  
                    | ZABİT | 1. Askere kumanda eden rütbeli ask2. Ticaret gemilerinden, geminin hareketini yöneten idareci. 3. İdare etme gücü olan.(Mecaz)  Tuttuğunu koparan, dediğini yaptıran kimse. | ERKEK | 
                  
                    | ZADE | 1. Evlat, oğul. 2. Dürüst, doğru adam. | ERKEK | 
                  
                    | ZAFER | 1. Amaca ulaşma, basan. 2. Düşmanı yenme, üstün gelme, utku. | ERKEK | 
                  
                    | ZAFİR | Zafer kazanan, üstün gelen. | ERKEK | 
                  
                    | ZAĞNOS | Bir tür doğan ' kuşu. | ERKEK | 
                  
                    | ZAHİD | Zühd sahibi, şüpheli şeyleri bile terkederek günahtan kaçan, Allah korkusuyla dünya nimetlerinden el çeken(kimse) muttaki. | ERKEK | 
                  
                    | ZAHİR | Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında | ERKEK | 
                  
                    | ZAHİT | Parlak yıldız, Dince yasak olan şeylerden sakınan | ERKEK | 
                  
                    | ZAİD | Artan, artıran. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. | ERKEK | 
                  
                    | ZAİK | Tad alan, tadıcı, tadan. | ERKEK | 
                  
                    | ZAİM | 1. Kefil. 2. Prenses, şef. | ERKEK | 
                  
                    | ZAİT | Artan, artıran. | ERKEK | 
                  
                    | ZAKİR | Zikreden, anan. Allah'ı gerektiği gibi teşbih ve tehmid eden. Kur'an'ı öğüt verici, gerçek bir zikir olarak gören. | ERKEK | 
                  
                    | ZAMİR | 1. İç, yüz. 2. Yürek, vicdan. 3. Gönülde gizli olan sır. 4. Adın yerini tutan sözcük. | ERKEK | 
                  
                    | ZARİF | 1. Nazik ve hoş konuşan, ince ve hoş tavırlı olan kimse, kibar. 2. İnceliği, latifliği ile hoşa giden. | ERKEK | 
                  
                    | ZATİ | 1. Kendiyle ilgili, kendine ait, özel. 2. Özle ilgili. | ERKEK | 
                  
                    | ZEBİH | 1. Kesilmiş veya kesilecek kurban. 2. Hz. İsmail ile Hz. Muhammed'in babası Hz. Abdullah'ın lakabı. | ERKEK | 
                  
                    | ZEHEB | Altın. | ERKEK | 
                  
                    | ZEHREVAN | Kur'an'daki surei Bakara ile Surei Ali İmran. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEKAİ | Zeka ile ilgili | ERKEK | 
                  
                    | ZEKERİYA | Kur'an-ı Kerim'de ismi geçen peygamberlerden biri. | ERKEK | 
                  
                    | ZEKİ | Çabuk anlayan, kavrayan | ERKEK | 
                  
                    | ZEMHERİR | Gündönümünden sonraki şiddetli soğuklar, kara kış.(22. Aralık'tan 31 Ocak'a kadar). | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEMİN | 1. Yer, yeryüzü. 2. Temel, dayanak. Konu, tema. | ERKEK | 
                  
                    | ZEMZEM | Kâ'be çevresindeki ünlü kuyu ve bu kuyunun nıüslümanlarca kutsal sayılan suyu. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZERAK | Mavi, gök renkli. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZERARE | Saçıntı, saçılan şey. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEREN | Anlayışlı, kavrayışlı, zeki. | KIZ/ERKEK | 
                  
                    | ZERİŞTE | 1. Altın tel, sırma. 2. San. | ERKEK/KIZ | 
|  | 
                  
                    | ZERKA | 1. Gök gözlü. 2. Gök mavisi. 3. Mavi. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZERR | Karınca yumurtası. Ebû Zerr. Ashabı Kiram'da zühd ve takvaca meşhur bir zat | ERKEK | 
                  
                    | ZERVER | Altın yaldızlı olan. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEVAHİR | 1. Parlak yıldızlar. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEVAL | 1.Yerinden ayrılıp, gitme. 2. Zail olma, sona erme. 3. Güneşin başucunda bulunma zamanı. | ERKEK | 
                  
                    | ZEVKAN | 1. Zevk bakımından, zevkçe. 2. Zevk yoluyla. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEVRA | 1. Dicle nehri. 2. Bağdat şehri. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEVRAK | 1. Kayık, sandal. 2. Mekke'de yapılan zemzem şişesi. 3. Çiçek testisi, kadehi. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZEVVAK | 1. Bir şeyi çok fazla tadan. 2. Bir şeyi çok fazla deneyen. 3. Bir şeyin çok fazla farkına varan. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYCAN | Candan, cana yakın | KIZ/ERKEK | 
                  
                    | ZEYNEDDİN | Dinin zineti, süsü. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYNEL | Zeynelabidin adından kısalmış ad. | ERKEK | 
                  
                    | Zeynelabidin | Hz. Ali'nin torunlarından biri, ibadet edenlerin ziyneti. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYNİ | Süsle, bezekle ilgili. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYNULLAH | Allah'ın süsü. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYNUR | Nurlu, ışıklı | ERKEK | 
                  
                    | ZEYREK | 1. İlgi çekici. 2. Eli uz, usta. 3. Akıllı, zeki. | ERKEK | 
                  
                    | ZEYYAT | Zeytinyağı, zeytinyağı yapan kimse. | ERKEK | 
                  
                    | ZİHNİ | Akılla ilgili | ERKEK | 
                  
                    | ZİKRA | l. Anma, hatırlama. 2. İbret, örnek. 3. Öğüt. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZİKRİ | Zikirle, ayinle, ilgili, zikreden | ERKEK | 
                  
                    | ZİNDE | 1. Diri, yaşayan, canlı. 2. Dinç, sağlam, güçlü kuvvetli. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZİNNUREYN | İki nur sahibi. Hz. Osman'a Hz. Muhammed(s.a.s)'in iki kızıyla evlendiği için bu ad verilmiştir. | ERKEK | 
                  
                    | ZİRVE | Doruk, tepe noktası | KIZ/ERKEK | 
                  
                    | ZİVEKAR | Vekarlı. Vakar dolu. Vakar sahibi. | ERKEK | 
                  
                    | ZİVER | Süs, bezek. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZİVERBEY | Süs, bezek. | ERKEK | 
                  
                    | ZİYA | Aydınlık, nur | ERKEK | 
                  
                    | ZİYAD | Fazlalık, çokluk. - Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. Ziyat. | ERKEK | 
                  
                    | ZİYAEDDİN | Dinin ışığı, aydınlığı. | ERKEK | 
|  | 
                  
                    | ZİYAT | Fazlalık, çokluk. | ERKEK | 
                  
                    | ZlYAD | Fazlalık, çokluk. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. Ziyat. | ERKEK | 
                  
                    | ZlYAT | Fazlalık, çokluk. | ERKEK | 
                  
                    | ZOBU | 1. İri yarı, kadın, kaba. 2. Delikanlı. 3. Zor, sıkıntılı. 4. Eski vezir konaklarındaki hizmetlilere verilen ad. | ERKEK | 
                  
                    | ZORAL | Zor al. | ERKEK | 
                  
                    | ZORLU | 1. Güzel, çok güzel, iyi. 2. Yakışıklı. 3. Güçlü, dayanıklı.4. Sert, keskin. 5. Yürekli, cesur. 6. Girgin, girişken. | ERKEK | 
                  
                    | ZUHUR | Görünme, meydana çıkma, baş gösterme. | ERKEK/KIZ | 
                  
                    | ZUHURİ | Orta oyununda komik rolünü yapan kimse. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜBEYİR | Yazılı, küçük şey. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜBEYR | Yazılı, küçük şey. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜHDİ | Her türlü zevke karşı koyarak kendini ibadete veren. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜHEYR | 1.Küçük çiçek, çiçekcik. 2. Banet Suad kasidesinin sahibi olan Ka'b'ın kendisi gibi şair olan babası. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜHTÜ | Her türlü zevke karşı koyup kendini ibadete veren | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLF | 1.Hz. Alinin ünlü Çatal ağızlı kılıcı. 2. Kılıcın kabzasına iliştirilen süs. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLFİKAR | Hz. Alinin ünlü Çatal ağızlı kılıcı | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLFÜ | Zülfikarla ilgili | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLFÜKAR | Hz. Alinin ünlü Çatal ağızlı kılıcı | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLKARNEYN | 1. İki boynuzlu anlamında. 2. Kur'anı Kerim'de adı geçen şahıs. 3. Büyük İskender. | ERKEK | 
                  
                    | ZÜLKÜF | Heybetli,  Hükmetmenin güç kaynağı | Erkek | 
                  
                    | ZÜMER | 1. Zümreler, gruplar. 2. Kur'anı Kerim'in 39. süresi. | KIZ/ERKEK |