İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
H harfi ile başlayan 202 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
HAYRAT |
1. Sevap kazanmak için yapılan hayırlı işler, iyilikl2. Sevap için kurulan müessese. |
ERKEK |
HAYREDDİN |
Dinin hayırlı eylediği mübarek kıldığı insan. Türk dil kuralları açısından "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
HAYRETTİN |
Dinin hayırlı, mübarek kıldığı |
ERKEK |
HAYRI |
Hayırla, iyilikle ilgili, uğur ve kutluluğa ait. |
ERKEK |
HAYRİ |
Hayırla, iyilikle ilgili |
ERKEK |
HAYRULLAH |
Allahın hayırlı ettiği |
ERKEK |
HAYSİYET |
Şeref, onur, itibar, değ. |
ERKEK |
HAYYAM |
1. Çadırcı. 2. İran'ın meşhur şairlerinden Ömer Hayyam, |
ERKEK |
HAZAR |
1. Sabit meskeni olanlann oturduklan memleket. 2. Banş ve güven. Erkek ve kadın adı olarak kullanılabilir. |
KIZ/ERKEK |
HAZIM |
Akıllı, işbilir |
ERKEK |
HAZİM |
Zafer kazanan, galip, hazimete uğratan. |
ERKEK |
HAZİN |
1. Hüzünlü, üzüntülü, acıklı. 2. Üzüntü veren, gamlandıran, kederlendiren. |
ERKEK |
HAZİZ |
1. Mesud, mutlu. 2. Hisse ve nasibi olan. |
ERKEK |
HAZLAN |
1. Terketmek. 2. Allah ilminde, Allah'ın insanı lütuf ve nusretinden mahrum etmesi. İsim olarak kullanılmaması daha uygundur. |
ERKEK |
HAZREC |
1. Bir Arap kabilesinin ismi. 2. Hz. Peygamberi Mekkeli muhacirlerle, Medine'de kabul eden ve ilk İslam devletinin temelini teşkil'eden ensârın en önemli kolu. |
ERKEK |
HEBİB |
Rüzgar. |
ERKEK |
HEDEF |
1. Nişan, nişan alınacak yer alanı. 2. Meram, maksat, gaye, amaç. |
ERKEK |
HEKİM |
1. İnsan hastalıklarının teşhis ve tedavisi ile uğraşan kimse, doktor. 2. Hikmet sahibi kişi, filozof. |
ERKEK |
HEPER |
Cesur, yiğit kimse. |
ERKEK |
HEPGÜLER |
her zaman güler |
ERKEK |
HEPYENER |
Cesur, yiğit kimse. |
ERKEK |
HEYBAN |
1. Korkunç, korku veren. 2. Çok utangaç. |
ERKEK |
HEYBET |
Korku ve saygı uyandıran görünüş |
ERKEK |
HEZAR |
1. Bülbül. 2. Çok, pek çok. 3. Bin. |
ERKEK/KIZ |
HEZARFEN |
Çok bilen, elinden her iş gelen. Bin türlü iş beceren. Hezarfen Ahmet Çelebi Türk bilgini. Yapay kanatlarla ilk defa uçma deneyimini başaran adam. |
ERKEK |
HIDIR |
(bkz. Hızır). |
ERKEK |
HIFZI |
Saklamak, korumak, hafızaya almak |
ERKEK |
HIFZULLAH |
Allah'ın koruması, saklaması. |
ERKEK |
HIFZURRAHMAN |
Merhamet eden, acıyan. Allah'ın koruyuculuğu. Allah'ın uhdesinde. |
ERKEK |
|
HINCAL |
Öc al. |
ERKEK |
HINÇAL |
öcünü onda koyma, öcünü al, öç al |
ERKEK |
HIZIR |
Ölümsüzlüğe kavuştuğuna inanılan kişi |
ERKEK |
HIZIRBEY |
İstanbul'un fethinden sonra oranın ilk kadısı olan Türk alimi ve şairi. |
ERKEK |
HIZIRHAN |
Seyyid. Seyyidi sülalesinin kurucusu, Malik Süleyman'ın oğlu. |
ERKEK |
HIZLAN |
Hız kazan, hızını artır. |
ERKEK |
HİCAB |
1. Utanma, sıkılma. 2. Perde, ikişeyi birbirinden ayırmaya yarayan perde. |
ERKEK |
HİCABİ |
1. Utanma, sıkılma. 2. Perde, ikişeyi birbirinden ayırmaya yarayan perde. |
ERKEK |
HİCAP |
1. Utanma, sıkılma. 2. Perde, ikişeyi birbirinden ayırmaya yarayan perde. |
ERKEK |
HİCRİ |
Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili |
ERKEK |
HİÇSÖNMEZ |
Parlaklığım, ışığını hiç yitirmeyen, her zaman canlı |
ERKEK |
HİÇYILMAZ |
Hiç Yılmayan, bıkmayan, azimli, sebatlı kişi |
ERKEK |
HİDAYEDDİN |
Dinin gösterdiği doğru yol. |
ERKEK |
HİDAYET |
Doğru yola girme, müslüman olma |
KIZ/ERKEK |
HİDİV |
İmtiyazlı, Mısır valisi veya bu valinin unvanı. |
ERKEK |
HİKEM |
Hikmetler. |
ERKEK |
HİKMET |
Bilgelik, özlü söz, vecize |
KIZ/ERKEK |
HİKMETULLAH |
1. Ancak Allah'ın bileceği iş. 2. Allah'ın hikmeti. |
ERKEK |
HİLA |
Hükümdarın taltif etmek istediği kimseye verdiği kıymetli elbise. Hil'at. |
ERKEK |
HİLMİ |
Sakin, yumuşak huylu |
ERKEK |
HİMAYET |
Koruma, korunma. |
ERKEK |
HİMMET |
Çaba, emek, irade |
ERKEK |
HİMYER |
Yemen'de bir kavmin adı. |
ERKEK |
HİRAM |
Yürüme, gezinme |
ERKEK |
HİSAR |
1. Kuşatma, etrafını sarma. 2. Kale etrafı istihkamlı bent. |
ERKEK/KIZ |
HİŞAM |
Eski bir Endülüs hükümdarının adı |
ERKEK |
HİZBER |
1. Arslan, esed, gazanfer, şir, bahadır. 2. Cesur, yürekli adam. |
ERKEK |
HİZBULLAH |
Allah'a inananlar topluluğu. |
ERKEK |
HlBETULLAH |
Allah'ın bağışlaması, bağışı. |
ERKEK |
HlKMEDDİN |
Dinin hikmeti. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
|
HlKMETTİN |
Dinin hikmeti. |
ERKEK |
HUD |
Hz. Hud(a.s). Ad kavmine gönderilen peygambKur'an'da ismi geçen 24 peygamberden biridir. Dalalet ve sapıklık içinde olan kavmini ıslah için çok uğraştı fakat onlar, Hud'a inanmadılar ve ani bir fırtına ile yok olarak tarihten silindiler. |
ERKEK |
HUDAVENDİ |
1. Hükümdarlık. 2. Efendi, sahip, maliklik. 3. Hakim, hükümdar. |
ERKEK |
HUDAVENDİGAR |
1. Sahip, hükümdar, bay. 2. Fars edebiyatında Allah manasında kullanılır. |
ERKEK |
HUDAYİ |
Allah'a mensup, Allah'ın yarattığı. |
ERKEK |
HULAGU |
Moğol hükümdarı olup, İran'da Moğol hanedanının kurucusudur. |
ERKEK |
HULKİ |
Yaradılışla ilgili, iyi huylu, ahlaklı |
ERKEK |
HULUSİ |
Saf, içi temiz, samimi, içten |
ERKEK |
HUNALP |
Cesur, kahraman. |
ERKEK |
HUNDE |
Sükun, sulh ve mütareke |
ERKEK/KIZ |
HURDAZ |
Parsların kullandığı şemsi senenin 3. ayına verilen isim. |
ERKEK |
HURŞİD |
Güneş, aftab, mihr, şems. Türk dil kuralı açısından "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
HURŞİT |
Güneş |
ERKEK |
HUSREV |
Hükümdar, padişah. |
ERKEK |
HUZUR |
Baş dinçliği, gönül rahatlığı, dirlik, erinç. |
ERKEK |
HÜCCET |
Delil. |
ERKEK |
HÜDAİ |
(bkz. Hüdayi). |
ERKEK |
HÜDAVENDİGAR |
1. Amir, hükümdar. 2. Osmanlı padişahlarından I. Murad'ın unvanı, |
ERKEK |
HÜDAVERDİ |
Allahın verdiği |
ERKEK |
HÜNKAR |
1. Uğurlu. 2. 1529 yaş arasında Osmanlı Sultanlarına verilen isim. |
ERKEK |
HÜR |
Özgür |
ERKEK |
HÜRAY |
Ay gibi özgür, ay kadar bağımsız. |
ERKEK |
HÜRCAN |
Özgür |
Kız/Erkek |
HÜRDOĞAN |
(bkz. Hüray). |
ERKEK |
HÜREL |
Özgür ülke. |
ERKEK |
HÜREYRE |
Kedicik, kedi yavrusu. Ebû Hüreyre Ashabı Kiram'dan en çok hadis rivayet eden sahabi. Kedi yavrularını çok sevdiği için bu ismi aldığı söylenir. |
ERKEK |
HÜRKAL |
Esir olma. |
ERKEK |
HÜRKAN |
Özgür soydan gelen. |
ERKEK |
HÜROL |
Özgür soydan gelen. |
ERKEK |
HÜRSEL |
Özgür soydan gelen. |
ERKEK |
|
HÜRSEV |
Hürriyeti seven kişi. |
ERKEK |
HÜRYAŞ AR |
Hürriyeti seven kişi. |
ERKEK |
HÜRYAŞAR |
Hürriyeti seven kişi. |
ERKEK |
HÜSAM |
Keskin kılıç |
ERKEK |
HÜSAMEDDİN |
1. Dinin keskin kılıcı. 2. Mevlana'nın halifesi olan Hüsameddin Çelebi, Mevlana'nın Mesnevi'yi dikte ettirdiği kişidir. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
HÜSAMETTİN |
Dinin keskin kılıcı |
ERKEK |
HÜSEYİN |
Küçük sevgili |
ERKEK |
HÜSMEN |
Hüseyin'den bozma olarak yapılan isim. |
ERKEK |
HÜSNİ |
Güzelliğe ait, güzellikle ilgili. |
ERKEK |
HÜSNÜ |
Çok güzel |
ERKEK |
HÜSREV |
Büyük padişah, hükümdar |
ERKEK |