| İsim |
Anlamı |
Cinsiyet |
B harfi ile başlayan 392 adet isim bulundu
<< Önceki Sayfa | Sonraki Sayfa >>
| BEKİR |
Yeni doğmuş, bakir |
ERKEK |
| BEKRİ |
El değmemiş, Bakir, Tertemiz, bozulmamış. |
ERKEK |
| BEKSAN |
1. Tanınmış, ünlü, saygın. 2. Bey ünvanı taşıyan. |
ERKEK |
| BEKTAŞ |
Saygın, aziz, denk, eşit. |
ERKEK |
| BEKTÖRE |
Güçlü, değişmez töreleri olan, törelerine bağlı. |
ERKEK |
| BELAZURİ |
'II. yy. Arap tarihçilerinin en büyüklerinden.(Ahmet b. Yahya) Belazur usaresi içmiş ve şuurunu kaybederek öldüğü için kendisine bu ad verilmiştir. |
ERKEK |
| BELEK |
1. Hediye, armağan. 2. Selçukluların Dersim, Gere, Harput ve Halep emiri. |
ERKEK |
| BELEN |
1. Dağ beli, dağın aşılacak yeri, dağlık y2. Akdeniz bölgesinde İskenderun'da Suriye'nin Kuzeye ulaşan büyük yolun Amanos dağlarım aştığı geçit üzerinde bulunan kasaba. |
KIZ/ERKEK |
| BELGE |
Bir gerçeğe tanıklık eden şey. |
ERKEK |
| BELGİ |
İşaret, bellenecek şeye konulan im |
ERKEK |
| BELHİ |
Belh şehrine mensup (Afganistan). |
ERKEK/KIZ |
| BELİĞ |
1. Fasih ve düzgün konuşan. 2. Açık, yeterli, tam. |
ERKEK |
| BELİNAY |
Ayın gölün yüzeyine yansıması, Peygamber Çiçeği |
Kız/Erkek |
| BELMA |
Sakin, yumuşak |
ERKEK |
| BENAN |
Parmakla gösterilecek kadar güzel |
KIZ/ERKEK |
| BENDE |
1. Bağlanmış kimse, tutsak. 2. Kul, köle. 3. Yürekten bağlı. 4. Büyük aşkla seven. |
ERKEK/KIZ |
| BENDER |
Deniz veya büyük nehir üzerindeki liman. Ticaret limanı. |
ERKEK |
| BENGİ |
Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. |
ERKEK/KIZ |
| BENGİALP |
Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. |
ERKEK |
| BENGİSAN |
Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. |
ERKEK |
| BENGİSOY |
Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. |
ERKEK |
| BENSU |
Su gibi aziz benlik |
ERKEK |
| BERA |
İlim ve cemalde üstünlük, Faziletli, Seçkin, Olgun |
ERKEK |
| BERAT |
Birine nişan, madalya veya herhangi bir ayrıcalık verildiğini bildiren belge |
ERKEK |
| BERAY |
Ayın en ışıltılı, en parlak hali |
ERKEK |
| BEREN |
Güçlü, kuvvetli, akıllı. |
KIZ/ERKEK |
| BERGİN |
Sağlam güçlü kuvvetli. |
ERKEK |
| BERHAN |
Han soyundan, Hanla ilgili, han üzerine.. (Han=Hakan) |
Kız/Erkek |
| BERHUZ |
Dağarcık, torba. |
ERKEK |
|
|
| BERİ |
1. Salim, kurtulmuş. 2. Temiz, Arınmış. |
ERKEK |
| BERİA |
Güzellik ve olgunlukta akranlarından üstün olan |
ERKEK |
| BERİD |
1. Haberci. 2. Eskiden müslüman devletlerde posta ve haber alma örgütünün adı. |
ERKEK |
| BERK |
1. Sağlam, kuvvetli. 2. Katı, sert. Şiddetli. 3. Hızlı. 4. Orman. 3. Arı, şimşek, yaprak. |
ERKEK |
| BERK YARUK |
Selçuklu Sultanı. (Öl. 1104). Melikşah'ın oğlu. |
ERKEK |
| BERKAN |
Parlama - Kıvırcık kuzu postu |
ERKEK |
| BERKANT |
Güçlü, bozulmaz, yemin. |
ERKEK |
| BERKAY |
1. Sağlam, kuvvetli. 2. Katı, sert. Şiddetli. 3. Hızlı. 4. Orman. 3. Arı, şimşek, yaprak. |
ERKEK |
| BERKE |
1. Kama. 2. Altınordu hükümdarı. Cengiz Han'ın torunu ve Cuci'nin 3. oğludur. |
ERKEK |
| BERKEL |
Güçlü el. |
ERKEK |
| BERKER |
Güçlü, sağlam kişilikli. |
ERKEK |
| BERKİ |
Şimşek gibi parlak. |
ERKEK |
| BERKİN |
Sağlam güçlü kuvvetli. |
ERKEK |
| BERKKAN |
Güçlü soydan gelen. |
ERKEK |
| BERKMAN |
Güçlü, sağlam, kişilikli. |
ERKEK |
| BERKSAN |
Güçlü tanınan kimse. |
ERKEK |
| BERKSOY |
Güçlü tanınan kimse. |
ERKEK |
| BERKSU |
Soğuk ve keskin su. |
ERKEK |
| BERKÜN |
Sağlam, güçlü tanınmış. |
ERKEK |
| BERKYARUK |
Selçuklu Sultanı.(Öl. 1104). Melikşah'ın oğlu. |
ERKEK |
| BERMAL |
Birşeyler yapmakla ilgili, yapan, ortaya çıkaran, becerikli |
ERKEK |
| BERŞAN |
Bir peygamberin din ve kitabını kabul eden |
ERKEK |
| BERTAN |
BER+TAN=Tan yemişi |
ERKEK |
| BERTER |
Üstün, yüksek nitelikli, değerli. |
ERKEK |
| BERTUĞ |
Engel tanımayan, güçlükleri aşan |
ERKEK |
| BERZALİ |
Ebu'lKasım b. Muhammed. Arap tarihçilerindendir. |
ERKEK |
| BERZEN |
Yöre, mahalle, yol. |
ERKEK/KIZ |
| BESALET |
Korkusuzluk, yüreklilik. |
ERKEK/KIZ |
| BESİM |
Güleç |
ERKEK |
| BEŞAREDDİN |
Dinin müjdesi. Türk dil kuralına göre "d/t" olarak kullanılır. |
ERKEK |
|
|
| BEŞARETTİN |
Dinin müjdesi. |
ERKEK |
| BEŞİR |
1. Müjde getiren müjdeci. 2. Güleryüzlü güleç adam. Kur'ani bir kavramdır. İnsanlara Allah'ın emir ve nimetlerini, cennet vemükafatı haber veren peygamberler ve Kur'ân için kullanılmıştır. |
ERKEK |
| BETİGÜN |
YüzÜ Aydınlık, Aydınlık yüz |
ERKEK |
| BETİK |
Yazılı olan şey, yazılmış yapıt. |
ERKEK |
| BETİL |
Temiz, iffetli |
ERKEK |
| BETİM |
1. Bir nesnenin kendine özgü belirtilerini tam ve açık bir biçimde, söz ya da yazıyla anlatma, tasvir. 2. Herhangi bir şeyin resmi ya da heykeli. |
KIZ/ERKEK |
| BEYAN |
1. Bildirme, söyleme, açıklama. 2. Belagat ilimlerinden ikincisi. 3. Belli apaçık. |
ERKEK/KIZ |
| BEYATİ |
1. Gece uyuma, gece iş görme, geceyi işiyle geçirme. 2. Türk müziğinin en eski makamlarından olup, hala kullanılmakta olan bir makamdır. |
ERKEK |
| BEYAZIT |
Birçok Osmanlı şehzadesinin ortakadı. |
ERKEK |
| BEYBARS |
Bahri Memlüklerin sultanı olup Kıpçak ülkesinde doğmuştur. Baybars Eyyubi hanedanını ortadan kaldırıp Abbasi halifeliğinin yeniden kurulmasını sağladı. |
ERKEK |
| BEYBOLAT |
Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
ERKEK |
| BEYCAN |
Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
ERKEK |
| BEYHAK |
Horasan'ın Nişabur eyaletinde bir bölge. |
ERKEK |
| BEYHAKİ |
elBeyhaki Arap müellifi olup muhaddis ve Şafii fakihlerindendir. |
ERKEK |
| BEYKAL |
Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
ERKEK |
| BEYKAN |
Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
ERKEK |
| BEYREK |
1. Çok nazik, efendi, bey. 2. Hüzünlü. |
ERKEK |
| BEYSAN |
Çelik gibi güçlü, saygın kimse. |
ERKEK |
| BEYTÖRE |
Baş adet, adetleri yerine getiren. |
ERKEK |
| BEYZADE |
1. Beyoğlu. 2. Soylu kimse. - Farsça'dan birleşik isim olarak Türkçeleştirilmiştir. |
ERKEK |
| BEYZAVİ |
Beyzavi(Abdullah b. Ömer). İran'da yaşamış Tefsir ve Kelam alimi. Şafii mezhebindendir. Tefsirin yanında fıkıh usulü, kelam ve irab hakkında eserler vermiştir. |
ERKEK |
| BİCAN |
1. Cansız, ruhsuz. 2. Canını esirgemeyen, şehit. |
ERKEK |
| BİDİL |
Hindistan'da yerleşmiş Farsça yazan büyük Türk şairi. |
ERKEK |
| BİKE |
Benzersiz, eşsiz. |
KIZ/ERKEK |
| BİLAD |
Şehirler bölge, eyalet, memleket isimlerini ifade için terkiplerde kullanılır. |
ERKEK |
| BİLAL |
İlk ezanı okuyan Bilal-i Habeşi'nin adından.. |
ERKEK |
| BİLAN |
Süslü ve işlemeli kılıç kemeri. |
ERKEK |
| BİLAY |
Ay gibi asil ol. |
KIZ/ERKEK |
| BİLDAR |
1. Bel, belleyen, yer kıran, kürek çeken. 2. İstihkam neferi. |
ERKEK |
| BİLEK |
Güç, kuvvet. |
ERKEK |
|
| BİLEN |
Bilgili, görgülü, anlayışlı. |
ERKEK |
| BİLGE |
Bilgili, iyi geniş, derin, bilgi sahibi kimse. - |
KIZ/ERKEK |
| BİLGEALP |
Bilgili, iyi geniş, derin, bilgi sahibi kimse. - |
ERKEK |
| BİLGEHAN |
Göktürk hakanı (683-734). Babası Kutluğ İlteriş Han'dır. |
ERKEK |
| BİLGEKAĞAN |
Bilgili, iyi geniş, derin, bilgi sahibi kimse, Bilge Kağan (683-734). Göktürk hakanı. İkinci Göktürk hanedanlığının kurucusu. |
ERKEK |
| BİLGEKAN |
Bilgin soydan gelen. |
ERKEK |
| BİLGEN |
Bilgili, iyi geniş, derin, bilgi sahibi kimse. |
KIZ/ERKEK |
| BİLGER |
Akıllı, bilgili, bilge, bilgin. |
ERKEK |
| BİLGİN |
Bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır) |
KIZ/ERKEK |
| BİLKAN |
Bilgili. |
ERKEK |
| BİLMEN |
Bilen, anlayan, bilgili. |
ERKEK |